Diş Eti Hastalıkları ve Tedavisi
Ülkemizde ve dünyada artık Diş Hekimliği diğer branşlarda olduğu gibi dev adımlarla ilerlemekte olup ,çok kolay sağlıklı ve estetiksonuçlar alınabilmektedir. Ama bütün bunlara rağmen hala halkımızın büyük bir bölümü diş hekimlerine gitmemektedir. Bu ilgisizliğin nedenlerine baktığımızda başta dişlerimizi önemsememiz sonra diş hekimi korkusu sonrada ekonomik nedenleri sıralayabiliriz.
Dişlerimize artık ilgi göstermek zorundayız önce genel sağlığımız için sonrada görüntümüz ve kariyerimiz için bu gereklidir zira diş ve diş eti hastalıkları vücut için fokal enfeksiyon odağı olduğundan tüm sağlığımızı tehdit etmektedir.
Diş eti hastalıklarını genel olarak ikiye ayırabiliriz. Bunlar Akut ve Kronik diş eti hastalıklarıdır .Önce Akut diş eti hastalıklarının etiyoloji sini klinik özellikleri sonrada histopatoloji ve tadavisinden bahsedelim.Akut gingivitisler yani diş eti iltihapları,Ödemli gingivitislerdir.akut gingivitisler kronik gingivitislerden önce meydana gelsede bazen kronik gingivitisin akut hale geldiğide olabilir.
Akut gingivitisler fiziksel ve kimyasal etkenlerden olabildiği gibi ağız florasının spesifik ve nonspesifik mikroorganizmalarıyla da meydana gelebilir.
Kromik asit ,çinko klorür,iyot arsenik asit,gümüş nitrat fenol gibi kostik ilaçlar ve kuvvetli solüsyonda hidrojen peroksidin sık sık kullanılması bunlara neden olabilir.
Fazla sıcak yemek ler,diş etinin üzerine ağrıyı gidersin diye konan aspirin yanıkları diş eti dokusuna zarar veren kürdan ve sert dişeti fırçaları, fazla sigara içmek,bazı sistemik hastalık ve durumlarda örneğin monositik lösemide olduğu gibi.
Belirtileri:Dişet lerinin üzerinde ve özellikle diş eti kenarlarında ve uçlarında şişlik ve ödemli bir saha oluşur ve bariz eritem oluşur. Dokunduğunuzda kanama oluşur.Çoğunda şiddetli ağrı oluşur.tedavi edilirse birkaç gün içinde iyileşir edilmezse sık sık yeni ödemler olur.Ve bunlar ağrılı seyreder.Bazen kendiliğinden geçer bu dönemde hasta sıcak ve baharatlı yiyecek ve içeceklerden uzak durmalıdır.İyi bir ağız hijyeni sağlayarak ve içinde gliserin ve timol bulunan ağız gargarlarıyla tedavi edilirler.
Çeşitli pomatlarla (bunlar mukoza üzerinde film tabakası gibi kalabilen pomatlardır).Periyodik tedavi için 4-5 gün antibiyotik verilebilir.
Akut Gingivitisleri şu başlıklar altında sıralayabiliriz.
1-AKUT NEKROZİTAN ÜLSERATİF GİNGİVİTİS
2-AKUT HERPETİK GİNGİVİTİS
3-AKUT ALLERJİK GİNGİVİTİS
4-AKUT STREPTOKOK GİNGİVİTİSİ
Diş ve diş eti arasındaki bakteriler dişeti çekilmelerine yol açar bu bakteri ve virüslerde KALP ,PANKREAS ve AKCİĞERLERDE iltihaba yol açabilir. İltihaplar ana rahmine ulaştığında erken doğuma bile neden olan Paradontitis dişeti hastalığının sanıldığı kadar zararsız olmadığını ve çok tehlikeli bir hastalık olduğu bilinmektedir.Porphyromonas gingivalis adındaki bir bakteri dişe ve diş etlerine zarar vermektedir.Eskiden bunlardan kurtulmak ağrılı ve çok zahmetli idi oysa şimdi kısa sürede ağrısız ve zahmetsiz olarak yak lazer, radyo frekansı ve ultrasonik cihazların kombinasyonu ile tedavileri kısa sürede uzman hekimler yapılabilmektedir.
Kronik olarak devam eden ve bazı zamanlarda artan genellikle kulak önü ,şakaklar ve ensede baş ağrısı olarak kendini gösteren hatta boyun ve sırta da yansıyan kendini diş baş boyun ve yüz ağrısı olarak gösteren çene ekleminin ağrılı fonksiyon olan MDP denilen Myofascial Pain Dysfunction hastalığıdır .Baş boyun hatta sırt ağrılarıyla diş ve çenenin ne ilgisi var demeyin bu ağrıların asıl kaynağı çene eklemidir.Onun için MDP sendromuna çene eklemi fonksiyon bozukluğu sendromu da denir sorun
da eklem hareketlerini kısıtlayan baş,yüz ve boyun bölgesindeki kasların içinde ağrılı tetik noktaların varlığı da söz konusudur. Her kastaki tetik noktalar için farklı ağrı yayılım bölgeleri vardır hastalar ağrılarını bu yayılım bölgelerinde duyarlar ve tetik noktaya basılınca yayılım bölgesindeki ağrı artar. Baş boyun ve çene kaslarındaki rahatsızlık çene eklemini etkiler eklem ve dişe ait bozukluklarda cevre dokularını etkiler. Sendroma yatkınlığı arttıran ve başlatan nedenler arasında dişsel nedenler önde gelir.Dişsel nedenler ağız içi muayenede hemen tespit edilir.
Protez yapılmamış çekim boşlukları ve buraya devrilmiş dişler, dişsizlik nedeniyle tek taraflı çiğneme alışkanlıkları,diş sı
kma ve diş gıcırdatma alışkanlığı,kötü ve yüksek yapılmış protez veya dolgular kendi başına eklem bozuklukları yaratırlar çeneye gelen travma ağzın uzun süre açık kalmasına yol açan ağız içi girişimler,sert cisimleri ısırma alışkanlığı boyun yüz ve ensede kasların zorlanması bu sendromu başlatan faktörlerdir. Bu sendrom ağız açma hareketinde eklemin yerinden çıkmasına eklemde tıkırtı ve hassasiyetle başlar ve dayanılmaz ağrılara neden olur. Çene eklemindeki rahatsızlıkların tedavisi ekip işi olup ortodonti protez,cerrahi dalındaki uzman diş hekimleri kulak burun boğaz hastalıkları ,psikiyatri ve fizik tedavi uzmanı diğer doktorların olması gerekir.
MDP sendromu kadınlarda erkeklere oranla 3 kat daha fazla görünür nedeni de hormon al değişikler ve bunun neden olduğu stres seviyelerindeki artış ile dokusal değişiklerdir.
Örneğin kanser türleri arasında en hızlı gelişip yayılanı sayılan ağız kanserleri diş hekiminize muayene ile tespit edilip erken tedavi olabilirsiniz. Kansızlık Diyabet ve Ülser gibi sorunları hatta bazı kanser türlerini Lösemi gibi diş hekiminiz erken tespit edebilir.Ağız ülserinin çok sık tekrarlanması dilde sürekli yanma hissi aneminin belirtisidir.Ağızda kuruluk ,apseler ve dişeti ra
hatsızlıklarına birde nefeste aseton kokusunun olması,diyabetin habercisidir.ağızdan yayılan koku mide ve akciğer hastalıklarında habercisidir.Dildeki derin çatlaklar harita dil barsaklardaki kolit ve tümöral hastalıklarında ön tanısında etkendirler.
Diş etleri hasta olduğu sürece, dişler ne kadar sağlıklı ve güzel olursa olsun sonunda o güzel dişlerinizi kaybeder siniz. Hastalarda estetik ve sağlıklı dişler olabilmesi için öncelikle sağlıklı ve bakımlı diş eti olması gerekir.Diş eti hastalığına neden olan etkenler ortadan kaldırılmalı tedavi edilmeli sağlıklı diş etleri sağlandıktan sonra estetik diş yapılmalıdır.
Diş etlerinizin rengi değişmiş ve mora yakın kırmızı ,koyu kırmızı,mor,siyah veya irin rengini almışsa,kanamalı ise; yani dişlerinizi fırçaladığınızda kanama oluyorsa veya sabah kalktığınızda ağzınızda kanama varsa,yastığınızda kan lekeleri olmuşsa ,diş etlerinizin şekli değişmişse; yani geriye doğru çekilmişse ,olması gerekenden daha kalın, kabarık ve şekilsizse veya olması gerekenden daha büyük diş etleriniz varsa güldüğünüzde diş etleriniz görünüyorsa, hatta diş etlerinizin hacmi dişlerinizi örtecek kadar artmışsa, iltihaplı ise veya herhangi bir şekilde görüntü bozukluğu oluşmuşsa ciddi boyutlarda diş eti sorununuz var demektir.Eksik dişler implant,diş implantı klavuzlu kolay implantla tamamlanır
Peki bunların nedenleri nelerdir:
1-Sistemik bozukluklar
2-Beslenme noksanlığı
3-Psikosomatik durumlar
4-Dudak açıklığı
5-Dişlerdeki şekil bozukluğu
6-Sığ vestibül dediğimiz(dişlerin dişetine girdiği yer ile dudak arasındaki derinl
ik)
7-Dudağı dişetine bağlayan dokunun FRENİLUM’un anormal uzantıları
8-Diş aralarındaki temas noktalarının eksikliği
9-Çapraşık dişler
10-Eksik dişler
11-Fizyolojik diş aşınmalarının olmaması
12-Eksik ve alveol kemiği kenarlarının kalın olması
13-irsiyet
14-Yerel ve etiolojik etkenler
15-Fiziksel etkenler
16-Endüstriyel etkenler
17- Diş taşları
18-Gıda birikmeleri
19-Travma
20-Kusurlu diş bakımı
21-Diş etleri üzerindeki anormal gıda yayılması
22-Keskin dolgu kavite kenarları
23- Ağız kuruluğu
24-Kusurlu diş hekimliği
25- Fonksiyon azlığı
27-Diş dizisindeki bozukluklar
28- Radyasyon
29-Kötü alışkanlıklar( tırnak yeme,çekirdek yeme, pipo içme v.s
30-Direk travma
AĞIZDAN KALBE GİDEN MESAJ
Orta yaşta ,diş ve dişeti hastalıklarından kaynaklanan diş kaybı ,maalesef, damarlarda tıkanıklar la ilişkili ve kalp damar hastalığı göstergesidir.Ve bu bilimsel olarak ta doğrulanmıştır Amerika kalp birliğinin stoke(inme)dergisinde yayınlanan araştırmada diş eti hastalıklarına bağlı olarak görünen diş kaybının ,kalp ve damar hastalıklarına işaret ettiği saptanmıştır.55 yaş üzeri deneklerde yapılan araştırmada diş kaybı ile atardamarlarda tıkanıklık durumu arasındaki bağlantı gözlendi. 0-9 arası diş kaybı bulunanların yüzde 45 inde ,boyundaki atardamarlarda tıkanıklığa yol açan pıhtı zerrecikleri tesbit edildi,10 ve üzeri diş kaybı olanların yüzde 60’ ında kalp ve damar hastalıklarına yol açabilecek tıkanıklıklar görüldü. ABD,Minnesota Üniversitesi uzmanlarından Dr.Moise Desvarieux,un ilk kez diş eti hastalıklarından kaynaklanan diş kaybının ,kalp damar hastalığına işaret ettiğinin saptandığını söyleyerek ağız sağlığının önemini belirtmiştir.